11 mins read

ROMAN – Bölüm 1 – Hadi Hazırlan

ROMAN – Bölüm 1 – Hadi Hazırlan
ROMAN – Bölüm 1 – Hadi Hazırlan

HADİ HAZIRLAN

“Hadi hazırlan sen, duş alıp geliyorum” dedikten sonra odadan çıktı. Ben de üzerimdekileri tamamen çıkarıp sadece siyah boxer ile kaldım. Herşeyimi eski püskü karyola yanındaki askılığa astım. Önlem olarak sadece nüfus cüzdanım ve ödeyeceğim rakam kadar parayı ve vereceğim bahşişi almıştım yanıma zaten. Parayı çoktan vermiştim ancak bahşişi usulüne uygun karyolanın yanındaki komidin üzerine hazırladım.

Sarı saçları, 1.65 boyu, nispeten büyük ağzı vardı. Yaşı 25 civarındaydı. En azından internetteki escort sitesi ilanında öyle yazıyordu. Evine ilk gittiğimde üzerinde siyah bir tayt, beyaz transparan bir bluz ve altındaki sütyeni ile oldukça seksi bir görüntüsü vardı. Resimlerindeki ile bire bir aynıydı. En sevdiğim parfüm NOA’nın kokusunu Cansu’dan almak beni zaten yeterince tatmin etmişti. Tamamen tesadüftü ancak bu iyi zaman geçireceğim ve iyi bir hizmet alacağım hissi uyandırmıştı bende.

Cansu odaya girdiğinde eski karyolanın üzerinde oturmuş bekliyordum. Kapı açılınca üzerine sardığı havlu ile direk bana doğru yürüdü. Önüme geldi ve saçlarımı okşayıp kokusunu bana hissettirdi. Başımı yavaşça boynuna doğru bastırdığında önce dudaklarım ateşli buğday teni ile buluştu. Ellerimi yavaşça havlunun üzerinden beline doladım. Cansu başımı yavaşça aşağıya, göğüslerine doğru ittirirken havlunun sol tarafına kıstırdığı ucunu serbest bıraktığında iri kahverengi uçlu göğüsleri hemen çeneme değiyordu. Başımı yavaşça geriye çektim göğüslerini tam olarak görebilmek için. Ellerim ise çıplak sırtından aşağı doğru okşayarak kaymış ve kalçalarının üzerine inmişti çoktan. Hafifçe kalçalarını sıkarken dilimi sol göğüs ucuna değdirdim usulca. Birkaç dil darbesi ve öpücükten sonra hafifçe somurmak istediğimde başımı geriye çekti “sermayelerimi sündürme” diye seslendi “yalamak serbest, ısırmak ve emmek yasak” diye ekleyerek. Göğüs uçlarına dil darbeleri atmama, göğüslerinin arasını, altını ve etrafını yalamama, küçük öpücükler kondurmama bir müddet daha müsaade etti Cansu ben oturup o ayakta dururken.

Kendini geri çekti bir müddet sonra. Elimden tutup beni ayağa kaldırdı. Ellerini yavaşça göğüslerimde gezdirip boynumdan öperek aşağıya doğru inmeye başladığında küçük ve dolgun parmaklı ellerini aletimin üzerinde hisseder hissetmez “oha… ben bunu alamama” diyerek geriye doğru bir adım attı. Kalkık aletimle dona kalmıştım. Bokserimi hızla aşağıya sıyırdığında aletim bir ok gibi yaylandığında. “Canım, benim çatım gerçekten çok dar, ben bunu alamama” dedi tekrar.

“E dedim ne yapcağız, kalktı şimdi bu, yani bu kadar da hazırlandık” diye yanıtladım canım sıkılmış bir şekilde. “Canım, gerçekten alamam bunu, yani ne elime sığar, ne ağzıma sığar ne amıma sığar bu baksana bileğimden bile kalın” diye söylendi bir eliyle sikimi kavramaya çalışırken. Gerçekten küçük ama dolgun parmaklı eli ile bile kavrandığında kavuşmuyordu.

“canım, yani şimdi boşuna parana yazık olur. El peşrevi bile çeksem şimdi olmaz ben sana zevk almazsın” diyerek geri çekildi bir iki adım daha ve yerdeki havluyu alıp tekrar üzerine dolandı. “Ben senin paranı geri vereyim, bir çay içelim gönlün olsun” diye ekledi.

“Ya tamam da şimdi bu kalktı, bunun inmesi lazım, bari bunu alabilecek bir arkadaşın falan yok mu, ona yönlendir beni” dedim. “Canım hadi sen giyin, ben de çıkıp giyineyim. Çay içelim” diye kestirip attı. Sinirlenmiştim ama yapacak da bir şey yoktu. En azından iyisine denk gelmiştim ve paramı iade edecekti. Söylene söylene üstümü giyindim. Salona geçtim. Salonda 1 erkek ve 1 bayan arkadaşı daha vardı. Erkek olan pek tekin bir tip değildi ancak ben girince gülmeye başladı. “Abi gel otur, ne mal varmış sende hiç belli etmiyon” diye takıldı. “Yaw sorma, hep başıma bela bu” diye güldüm bende. “Gel abi gel otur” diye seslenince öbür bayan oturdum. “Ne içersin, çay kahve?” diye sordu. “Nergis benim adım” dedi. “Valla bir nescafe içeyim o zaman” diyerek oturdum. Bu arada Cansu da üzerini giyinip geldi yanımıza. “Musti, abimin parasını iade edelim” diyerek çocuğa seslendi. “Tamam ablam” diyerek ayağa kalktı, cebinden parayı çıkarıp bana uzattı. Tam parayı alacaktım ki neden bilmiyorum ağzımdan “Bu para senin hakkınmış. Kalsın” dedim. “Yok abi, olur mu öyle şey hizmet veremedik” diye ısrar etti Cansu parayı Musti’den alıp uzatarak. O arada Nergis girdi söze. “Abi yanlış anlama, düzgün bir abiye benziyorsun, ama bizim de bir raconumuz var, yiyemediğimiz yarağın parasını almayız, başka anlama gelir bunu alırsak, bize yakışmaz” diye söylendi kahveyi uzatırken. “Peki o zaman” diye yanıtladım. Musti de “Abi al, ablam doğru söylüyor” diye ekleyince Cansu’nun elinden parayı alıp cebime koydum. “Valla Nergis, abimde bir mal var, bileğimden kalın, kız iki parmağım kavuşmadı” diye gülümseyerek söyledi tekrar. “Abi valla ben ilk defa kızların ağzından bunu duyuyorum. İnan ne adamlar geldi gitti, daha Cansu’nun geri çevirdiği ya 1 dir ya 2 dir boyut yüzünden. “ diye ekledi Musti gülerek. “Valla ben anlamıyorum arkadaş, küçük derler beğenmeler, büyük derler vermezler” deyince hepsi gülmeye başladı. “Senin işin de zor be abi” diye kikirdedi Nergis. “Elini sikecen artık yapacak bir şey yok gibi” diye ekledi gülerek. Biraz daha sohbet ettik. Kahvemin son yudumunu alırken “yaw şimdi vardır büyüğün meraklısı da siz de tanımıyorsanız yapacak bir şey yok. Kedim bulacağım” diyerek ayağa kalktım gitmek için. “Abi sen ne iş yapıyorsun?” diye sordu Cansu. “Şu aşağıda xxx oteli var, oranın genel müdürüyüm” diye yanıtladım. “Biliyoruz orayı, evli olmayanları almıyorsunuz. Arada orda kalanlardan arayan oluyor ama biz geri çeviriyoruz” diye sitemkar bir şekilde söylendi Nergis. “Ya her otelin bir prensibi var, bizimki de böyle” diye yanıtladım. “Neyse, ben müsaadenizi isteyeyim” diyerek tokalaştık ve kapıdan çıktım.

Cumartesi günü, öğlenden sonra saat 4 civarıydı ve ben otele doğru gerisin geri yürümeye başladım içimden küfürler ede ede. Otele geçtim. Ofisim girişteydi. Ofise geçip bir kahve söyledim kendime. Bilgisayarı açıp raporlara bakmaya başlamıştım ki telefonum çaldı. Numara Cansu’nun numarasıydı. “Efendim Cansu Hanım” diye yanıtladım. “Canım, bahşişini unutmuşsun, gelip alır mısın?” dedi. “İşte bak o da bizim işin raconudur. Bahşiş bırakılır, geri alınmaz” diye yanıtlayınca. “Vayy.. Abim racona raconla karşılık verdi, sen iyi bir adamsın belli, görmüş geçirmişsin” diye yanıtladı. “Estafurullah, benden yana helal olsun. Sen de öylesin, belki başkası olsa paramı dahi geri vermezdi, ben de olay çıkartırdım, Musti de beni delerdi” dedim. “Valla bak o da olması muhtemel şeylerden biriydi” diye yanıtladı gülümseyerek. “Ben hep canım diyorum ama ismin ne?” diye sordu. “Cenk” dedim. “Benim de Berrin” diye yanıtladı. “Eyvallah Berrin, tanıştığımıza memnun oldum” dedim. “Cenk evine mi geçtin?” diye sordu. “Yok Berrin, ben otelde yaşıyorum” diye yanıtladım. “Hımmmm… dedi. Hangi odada kalıyorsun?” diye sordu. “Hayırdır, hediye mi yollayacaksın?” diye sordum. “Evet, sen güzel bir insansın, aklıma bir şey geldi, şanslıysan bu gece sana büyük sürprizim var” diye yanıtladı. “Bana güven olur mu!” diye ekledi. “Tamam kız Berrin, sana güveniyorum” diye yanıtladım. Tamam o zaman, 2 saate ararım seni. Aramazsam sürpriz iptal demektir” dedi. “Peki” dedim. Arkadan Nergis ve Musti’nin sesi geldi. “Abi… sürprizin kıralı haberin olsun, allahın sevgili kuluymuşun” diye seslerini duyuyordum. “Bu abiye bu güzellik yapılır kız Berrin” diye sesleniyordu Nergis. “Tamam, hadi ben kapattım” diyerek kapattı telefonu.

İyice merak etmiştim. Ne olabilirdi ki büyük sürpriz, sürprizin kralı! Aklıma gelen ilk şey, birkaç bayan arkadaşını arayıp benim iriliğimde birini alabilecek başka bir escort bulacak olmasıydı! Heyecanlanmıştım. En azından kalkmış aletim, ateşim bu gece sönecekti.

Ofiste biraz daha takıldıktan sonra odama çıktım. Dolaptan bir kola açıp bilgisayar ekranına da güvenlik kameralarını açıp Berrin’in telefon etmesini bekliyordum. 45 dakika falan sonra resepsiyon deskinde gayet iyi giyimli iki bayan vardı. Kameraların özelliği sebebiyle rahatlıkla zoom yapabiliyordum. İki kadın da orta 30-35 ‘li yaşlarda, gayet şık giyimli ve kaliteli idiler. Kapıdaki Range Rover jip onların olmalıydı. Bu arada resepsiyonist arka ofise geçti ve oda telefonum çaldı. “Efendim” diye yanıtladım. “Müdürüm rahatsız ettim kusura bakmayın, bayanlar sizi soruyorlar, Berrin Hanım’ın selamını söylememizi istediler, ne diyeyim” deyince bende jeton düştü. Berrin’in sürprizi bu olmalıydı ama bu kadınlar kimdi. Hiç escort tipi yoktu kadınların. “Ne istiyorlarmış?” diye sordum. “Müdürüm bu gece kalmak istiyorlarmış da sizin adınız geçince bir sorayım dedim fiyat falan odaya bir şey gönderelim mi onu sormak için aradım hem” diye yanıtladı. “Tamam, o zaman sen o bayanlara standart oda fiyatından jakuzili süite upgrade et. Odalarına da güzel bir meyve sepeti ve şarap hazırlattır hemen. Madem Berrin Hanım’ın selamını getirmişler, ilgilenmiş olalım, ben de aşağıya merhaba demeye iniyorum” diye yanıtladım

Devamı Gelecek.

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir